TÜSEDAD tarafından yaklaşık 2 saat süren görüşmeyle ilgili yapılan açıklamada, “Üretici temsilcisi olarak aklımızdaki soruları kendisine yönelttik ve aldığımız cevapların özetini siz üreticilerimiz ile paylaşıyoruz” denildi.
Kontrolsüz hayvan ithalatının üreticinin zarar etmesine neden olduğu ve rekabet edemeyen yerli üreticinin üretimden ayrıldığına dikkat çekilen açıklamada, “Hatalı ithalat kararlarının ne denli büyük tehdit olduğuna tanıklık ediyoruz” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, et fiyatlarında yaşanan artışın 2-3 sene daha süreceği kaydedildi.
Görüşme sonucu ortaya çıkan şu notlara yer verildi:
“Kesim fiyatları yükselecek diye besiciler hayvanlarını ellerinde tutuyorlar. Sosyal medya paylaşımları bu konuda çok etkili. Bu paylaşımlar her zaman vardı ancak aynı zamanda kırsalda bulunan küçük işletmelerin sayısı ciddi anlamda azalmasına karşın büyüklerin pazarda toplamdaki payı artmış. Bu fiyat konusunda bir kısır döngü oluşturuyor. Tabii pahalılığın özünde piyasada üretimin azalmış olması yatıyor. 2015 yılında körüklenen kontrolsüz hayvan ithalatı, içeride üreticinin zarar etmesine sebep verdi ve kırsaldaki üretim rekabet edemeyince yerli üretici üretimden çıktı.”
“ÜRETİCİ GERİ DÖNMEK İSTEMİYOR”
Gelinen noktada küçük aile işletmelerinin azaldığı ve tarımla uğraşan insanların bir daha üretime geri dönmek istemediğine dikkat çekilen açıklamada, “Bunun bir ispatı; 2009 yılında dahi, doğu illerimizden batıya et gönderilirken şimdi doğuda üretim o denli azaldı ki gelinen noktada doğu illerimize et yolluyoruz. O yıllardan beri TÜSEDAD, sürekli bu tehlikeye parmak basmış bir örgüt olarak hep siyasi algılandı. Ancak zaman bizim ne demek istediğimizi ispatladı. Ülkemiz için verilen hatalı ithalat kararlarının ne denli büyük bir tehdit olduğuna bugün hep beraber tanıklık ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“SÜT FİYATLARININ BASKILANMASI ET KRİZİNE DÖNÜŞTÜ”
Süt fiyatlarının dikkat çekilen açıklamada, gıda enflasyonunun kontrol altına alınması amacıyla baskılanmasının bugün et krizine dönüştüğü belirtildi:
“Şimdi kriz yönetimi yapıyoruz ve ESK bu anlamda doğru hamleler yapıyor. Öncelikle; ESK’nın 4 doların altında bir fiyata aldığı hayvanı, piyasada 6 dolara satıyor olmasının nedenlerinin doğru algılanması gerekli. Şöyle ki, ithalatın iç piyasadaki üreticileri mağdur etmemesi çok önemli. İthal hayvanı cazip kılmak yerine yerli hayvan alımını teşvik eden bir fiyatlandırma yapıldı. Bunu çok yerinde bulduğumuzu belirtmek isteriz. Sayın genel müdür ‘İçeride maliyeti düşüremediğimiz için dışarıdan aldığımız hayvanın fiyatını iç piyasa bedeline yaklaştırmamız gerekiyor’ dedi ve devam etti. ‘İç piyasa fiyatı arttığı zaman bu 6 dolar/kg fiyatı da arttırılacak. Bu sabit bir fiyat değil.’ Özetle, iç piyasada üretimin teşvik edilip açığın dışarıdan karşılanmasına gayret ediliyor.”
“ET 2-3 YIL DAHA CEP YAKMAYA DEVAM EDECEK”
Dengeleri bozan ithalatların ve anaç hayvanların kesilmesinin sektörü bu duruma getirdiği vurgulanan açıklamada, et fiyatlarının 2-3 yıl daha cep yakmaya devam edeceği kaydedildi:
“Yaklaşık 90 milyon nüfusu beslemekle sorumlu olan üreticilerin çıkarlarına ters düşen popülist siyasi hamleler yapmanın ne kadar yanlış olduğu bir kere daha ortaya çıktı. Bundan sonra et fiyatları enflasyon oranında artmaya devam eder. Kimse bu denklemin önünde duramaz. En iyi şartlarda 2-3 yıl içinde arz talep dengelenir ve alım gücüne göre daha uygun fiyattan et yeriz. O zamana kadar et cep yakmaya devam eder.”